VAMPİRLİK
Tam Adı: Elanessé Urainé
Soyadı: Black
Yaşı: 16 (97)
İstediği klan: Treador
Meslek(öğrenci/doktor..): Öğrenci
Nelere Karşı Zayıftır
#Sevdikleri
#Kan
#Tutkularına ve isteklerine
Sevdikleri
# Kar
# Hırs
# Cesaret
# Yetenek
# Zeka
# Kendisi
# Arkadaşları
# Bağımsızlık
# Özgürlük
# Başarı
#Dans
#Müzik
# Hayvanlar
# Yaratıcılık
# Hayal gücü
# Kazanmak
# Güç
# Uranüs
Sevmedikleri
# Hafife alınmak.
# Sadakatsizler
# Hayvanları öldürenler
# Bilgiçler
# Korkaklar
# Yenilgi
# Aptallar
# Emirler
# Bağımlılık
# Sporu sevmeyenler
# Tembeller
#Hantallar
# Ayrımcılık ve adaletsizlik
# Özentiler
# İhanet
Fiziksel Görünüş
İnsanken de oldukça soluk beyaz bir teni vardı. Vampir olunca fazla bir değişim olması gerekmedi. 164 cm boyunda ve 40 kg. Koyu kahverengi ve düz uzun saçları var. Gözleri insanken soluk griydi fakat şimdi susuzluğunu bastırdığı için bal sarısıdır fakat hala içerisinde grimsi bölümler bulunmaktadır. Vücudu ise 16 yaşında kalmıştır ama son derece mükemmeldir. Elanessé'nin vücudu son derece de esnek bir yapıya sahiptir.
Kişiliği
Ellanessé hırslı, cesur, zeki ve yeteneklidir. Elanessé'ye diğer birçok vampirden farklı olarak acıma duygusu bahşedilmiştir. Yaratıcı bir ruha sahiptir, hayal dünyası geniş ve özgürlük düşkünü bir yapısı vardır. Çok inatçı, becerikli, çalışkan, başarılı ve kendine özgündür. Birbirinden farklı da olsa çok yeteneğinin bulunmasını çok büyük bir ayrıcalık olarak sayar. Eli her şeye yatkın olduğundan ve pratik zekasıyla da girdiği her işi halleder. Maceracı ruhlu ve çok meraklı olduğundan birçok işe bulaşır. Arkadaşlarına çok değer verir. Ayrımcılıktan ve adaletsizlikten nefret eder. Sevdiği herkese çok iyi davranırken sevmediklerine son derece kötü olabilir. Hazır cevap biridir, herkese laf yetiştirebilir. Bazen bencil ruhu ortaya çıkar. Sakinken bir melek olabilirken sinirlendirildiğinde tam bir şeytana dönüşebilir. Onu sinir etmek isteyen pek kişi bulunmaz ve bundan kaçınırlar. Çocukluğunun etkilerinden dolayı kar aşığıdır. Bir vampirdir fakat son derece hassas davranabilir, istediği zaman ve kendini konrol edebildiği zaman bir balonu sıksa bile patlatmamayı başarabilir.
RP
Ell yağmurun farkına vardığında içinden dışarıya çıkma isteği doğdu. Yavaş ama kararlı adımlarla dışarıya yöneldi. Ell kadar soğuk olmayan kapı kolunu aşağı itti ve hiç gayret sarf etmeden kapıyı açtı. Dışarıya ilk adımlarını atıp hemen evden uzaklaştı. Uzak ve tenha bir köşede yağmurla dertlerini atmayı planlamıştı sadece.
Ell saçlarından ve yanaklarından aşağı süzülen damlaların verdiği serinliğinin farkındaydı. Bu onu gerçekten rahatlatıyordu. Topraktan yayılan kokuyu içine çekti ve gözlerini kapattı. Eskiyi düşünmeye başlamıştı. 97 yıl öncesinde burnu bu kadar hassas değildi. Ve gözleriyle de bu kadar şeyi göremezdi. Hem o zamanlar azılı düşmanı olan kurt adamlar da yoktu hayatında. En azından o zaman bu köpecikleri severdi. Oysa artık pek hayvansever olabileceğini sanmıyordu. Özellikle o iğrenç kokulu yaratıklara karşı. Burnu istemsiz olarak nefretle kırışmıştı. Rahatlamaya çalıştı, bu sırada yağmur durmuştu. Yanaklarından aşağıya doğru kayan damlacığı tamamen hissedebiliyordu. Derin aldığı nefesle tüm hücrelerinin donnduğunu hissetti. Galiba uzun zamandır nefes almıyordu, bunun sonucunda da koku alamıyordu. Oysa şimdi burnu o son derece iğrenç koku yayan bir köpeciği fark etmişti. Pek de uzak değildi. Ell bu kadar savunmasız olmaktan nefret ediyordu, ayrıca kurt adamın da bunu biliyor olup da Ell'e saldırmamasının nedenini merak ediyordu. Tekrar nefes alıp o iğrenç kukuyu içine çekti. Bu inanılmaz şey bir gerçekti. Tam arkasında onu öldürmek için nöbette olan bir kurt vardı. Sonunun bu kadar çabuk geleceğini bilmiyordu. 97 yıl vampirlerce çok kısa bir dönem ve çok az bir yaş miktarıydı. Oysa Ell yüzyıllarca yaşamaya hazırdı bile. Kendini sona götürencek olan, sonsuzluğu bölecek olan kurt adamı görmek istiyordu. Fazla yavaş bir biçimde başını arkaya çevirmeye başladı. Boynunun her santim daha dönmesiyle nefesi daha çok kesiliyor ve daralıyordu. Artık ter dökmeye başlamıştı bile. Fakat arkasını döndüğü zaman tüm hüzreleri faaliyetlerini kısa bir zaman olsa da sona erdirdi. Ell'in başı dönmeye başlamıştı. Bu mümkün müydü, olma ihtimali var mıydı? Karşısında kurt adamdan başkasını göremez oldu. Kurt adamın da aynı hisleri paylaştığını hissettiğinde onun neden sadece orada dikilip durduğunu anlamakta zorlanmadı. Bu gerçekten aşk olabilir miydi? Aşk ilk bakışında bu kadar can yakabilir ve onu yıllardır görmüyomuşsun gibi içini acıtabilir miydi? Ya da bu kadar nefret ettiğin birine gidip sarılmak ve onu hiç bırakmamak gibi bir hisse sokabilir miydi? Hayır, bu aşk olamazdı, daha da fazlasıydı.
"Mühürlendik..." Kurt adamın ağzından böyle bir şaşkınlık ifadesi çıkmıştı. Ell bunlun ne ifade ettiğini bilmiyordu ama aşktan fazlası olduğunun farkındaydı. Gözleri kurt adamı taramayı ve onu unutmamak için ezberlemeyi çabalıyordu. esmer bir teni vardı. Siyah saçları düzdü ve çenesine kadar geliyordu, saçlarını ortadan ayırmıştı. Düzgün bir vücudu vardı ve kurt adam olmasından dolayı fazlasıyla uzundu. Ell kendisiyle fazlasıyla mücadele ediyordu, gidip bu kurt adamın boynuna sarılmamak için kendisini zor tutuyordu. Bu sırada kurt adam Ell'e doğru bir adım attı. Sanki onu korkutmak istemiyor gibiydi, oysa Ell çoktan onun zarar vermeyeceği kanısına varmıştı. Birkaç adımda kurt adamın yanına yaklaşmıştı, kendisini anlatmaya çalışıyordu. Kurt adam yavaşça ellerini kaldırdı ve Ell'in buz gibi soğuk ellerini sıcacık avuçları içine aldı. Yavaşça Ell'i kendisine doğru çekti, Ell ise hiç itiraz etmeden ona yaklaştı. Şimdi kurt adamın kolları arasındaydı. Eskiden olsa buna iğrenerek bakardı ama şu anda resmen bulutların üzerineymiş gibi hissediyordu. Ell bu anın birmesini hiç istemiyordu, onu kaybetmemek içn sıkıca sarıldı ve başını göğsüne dayadı. Onu gerçekten seviyordu.
C.tesi Nis. 25, 2009 6:21 pm
